Yapay zeka, iletişim ve reklamcılıktan sınavların notlandırılmasına kadar hayatın birçok alanına yayılıyor. Ancak yapay zekanın büyümesi, iş yerlerinde bir sarsıntıyı da beraberinde getiriyor.
Georgia Üniversitesi'nden yeni bir araştırma, farklı ülkelerin yapay zekanın iş gücünü nasıl etkileyeceğine dair nasıl hazırlandıklarına ışık tutuyor.
Önceki araştırmalara göre, günümüzdeki işlerin neredeyse yarısı önümüzdeki 20 yıl içinde ortadan kalkabilir. Ancak durum tamamen karamsar değil. Araştırmacılar ayrıca, mevcut ilkokul öğrencilerinin %65'inin gelecekte bugün var olmayan mesleklere sahip olacağını tahmin ediyor. Bu yeni kariyerlerin çoğu, ileri düzeyde yapay zeka becerileri ve bilgisi gerektirecek.
"Yaratıcılık, iş birliği ve iletişim gibi insani sosyal beceriler yapay zeka tarafından ikame edilemez." -- Lehong Shi, Eğitim Fakültesi
Bu zorluklarla başa çıkmak için dünya genelindeki hükümetler, vatandaşlarının ihtiyaç duyacakları becerileri kazanmalarına yardımcı olmak amacıyla adımlar atıyor. Mevcut çalışma, eğitim ve iş gücüne yönelik politikalara odaklanarak 50 ülkenin ulusal yapay zeka stratejisini inceledi.
Araştırmacı, diğer ülkelerin ne yaptığını öğrenmenin, ABD'nin yapay zeka çağında iş gücü hazırlığına yönelik kendi planlarını iyileştirmesine yardımcı olabileceğini söyledi.
Çalışmanın yazarı ve UGA Mary Frances Early Eğitim Fakültesi'nde araştırma görevlisi olan Lehong Shi, "Yapay zeka becerileri ve yetkinlikleri çok önemli," dedi. "Diğer alanlarda rekabetçi olmak istiyorsanız, çalışanları gelecekte yapay zeka ile çalışmaya hazırlamak çok önemli."
Bazı ülkeler eğitim ve öğretime daha fazla odaklanıyor
Shi, her ülkenin yapay zeka iş gücü eğitimi ve öğretimine verdiği önceliği değerlendirmek için altı gösterge kullandı: planın hedefi, hedeflere nasıl ulaşılacağı, proje örnekleri, başarının nasıl ölçüleceği, projelerin nasıl destekleneceği ve her projenin zaman çizelgesi.
Her ülke, planlarının her bir yönünün ne kadar ayrıntılı olduğuna bağlı olarak, yapay zeka konusunda yetkin bir iş gücü hazırlamaya yüksek, orta veya düşük öncelik veren olarak sınıflandırıldı.
İncelenen ülkelerden sadece 13'ü mevcut iş gücünün eğitilmesine ve okullardaki yapay zeka eğitiminin iyileştirilmesine yüksek öncelik verdi. Bu ülkelerden on biri Avrupa ülkesi iken, Meksika ve Avustralya iki istisnayı oluşturdu. Araştırmacıya göre bunun nedeni, Avrupa ülkelerinin eğitime yönelik daha fazla kaynağa ve hayat boyu öğrenme kültürüne sahip olma eğiliminde olmaları olabilir.
Amerika Birleşik Devletleri, iş gücü eğitimi ve yapay zeka eğitimini orta derecede öncelikli gören 23 ülkeden biriydi ve planı, bu konuları yüksek öncelikli gören ülkelere kıyasla daha az ayrıntılıydı.
| Öncelik Düzeyi |
Ülke Sayısı |
Örnekler |
| Yüksek |
13 |
11 Avrupa ülkesi, Meksika, Avustralya |
| Orta |
23 |
ABD dahil |
Farklı ülkeler yapay zeka hazırlığı konusunda farklı konulara öncelik veriyor
Yaklaşımları farklı olsa da ülkeler arasında bazı ortak temalar ortaya çıktı. Örneğin, hemen hemen her ülke üniversitelerde yapay zeka odaklı programlar kurmayı veya mevcutları iyileştirmeyi amaçlıyordu. Bazıları ayrıca K-12 (anaokulundan liseye) öğrencileri için yapay zeka eğitimini geliştirmeyi hedefliyordu.
İşbaşı eğitimi de ülkelerin yarısından fazlası için bir öncelikti ve bazıları sektöre özel eğitim programları veya stajlar sunuyordu. Ancak, yaşlılar veya işsizler gibi savunmasız gruplara temel yapay zeka becerilerini öğretmeye yönelik programlarla odaklanan ülke sayısı oldukça azdı.
Shi, bir ülkenin eğitim ve iş gücü hazırlığına daha az öncelik vermesinin, yapay zekanın gündemlerinde olmadığı anlamına gelmediğini vurguladı. Örneğin bazı Asya ülkeleri, eğitimden ziyade ulusal güvenlik ve sağlık hizmetlerini iyileştirmeye daha fazla çaba gösteriyordu.
Yorumlar
Yorum Gönder